28 Nisan 2010 Çarşamba

İş başında 13

Sabahları kalkmak artık eziyet gibiydi.
Bu sabahda bunu düşünerek yataktan çıktı. Kendini fonksiyonsuz hissetmek hiçde haz aldığı birşey değildi.
Halen asıl varlık sebebini sorguladığını fark etti.

Bir arkadaşının aşk acısı çektiğini söylemesi üzerine saçma bir öneride bulundu eğlencesine.
Sonra altında yatan gerçeği fark etti.

Eğerki çektiği acıları hatırlamasaydı o şu anki halinde olur muydu ?


Bu düzlemde düşünüp derinleştirmesi gereken kavramlar olduğunu farkına vardı.

Günü boş geçse de yapması gereken çok şey olsa da hiçbirinin faydası olmadığınıda biliyordu.
"Çok sıkılıyorum" diye sızlandı.

Aslında sızlanmak değil umutsuzluk ile beraber çürüyüp ölmek demekti.
Bunu kabul etmek istemiyor ve bir çıkış yolu arıyordu.

Bir çıkış yolu...

Hiç yorum yok: