5 Ağustos 2009 Çarşamba

Güne uyanış

Sabah uyandığım an ilk hissettiğim şey ışık oldu.
Gözümü açtım. Aynada kendimi görüyordum.
vücudumun yeni hali gözüme hoş gözükmeye başlamıştı.
Penceredeki bambuların arasından gelen ışık tenimde değişik bir doku izi bırakıyordu.
Yatağın yumuşak ve destekli kucaklayıçı ve bedenimdeki gerginsizlik hissi ile
güne gülümseyerek uyanmak...

İşte uzun zamandır yaşamadığım buydu.
Herşeyiyle hayatıma hakim olduğumu hissederek.
Kendi evimde , kendi düzenimde, kendi ritmimde yaşamak ve hareket etmek.

Evimin sessizliği ve dinginliği ile o odadan bu odaya geçmek.
Hayatımı farkına varmak....

Yaptığım herşeyin an ve an zevkini çıkartıyorum.
Yapılacak işler bil ebeni sıkmıyor artık.
Kimseye hesap vermeden kendi ritmimde yaşamak.

Evde banyodan çıkıp havlusuz dolaşabilme ve istediğim kadar aylaklık yapabilme lüksünü yaşamak.
Yemekleri istediğim saatte yemek, istediğim zaman uyumak.

Eve istediğim saatte gelmenin ve birileri meraklanacak diye telefonu açık tutma eziyetinden
uzak bir hareket özgürlüğü...

Seviyorum evimi, yaşamımı, vücudumu ve kendimi..

Seviyorum ne kadar leş olup kokuşsada dünyayı..
kesip atıyorum bozulmuş yerlerini.
ve prestooooooo işte bana yetecek kadar saflık, temzilik, doğallık ve özgürlük..

Mutluyum.

En önemlisi


Huzurluyum.

Hiç yorum yok: